top of page

Suskun İmparatorluk

Güncelleme tarihi: 27 Haz 2022


Suskun İmparatorluk - Alnilam
Alnilam

"Yıldız Savaşları"nın üstünden geçen yüzyılda bazı imparatorluklar kendini yeniden toparlamayı başarmıştı. Regulus gezegeninin küllerinden doğmasını sağlayan -en azından kendileri böyle ifade ediyor- Alnilam kardeşler imparatorluğa kendi isimlerini vermişlerdi. Alnilam İmparatorluğu sınırları içerisindeki tebaa, Regulus gezegenine verilen bu yeni ismin bencil ve egoist bir tavırla verildiğini düşünse de bu yeni imparatorluğun kurulduğu andan itibaren kendini acımasızca hissettirmiş bir diktatörlüğün pençesindeydi.

Betelgeuse, henüz bir bebekken savaşın gazabından kendisini kurtaran Arcturus İmparatorluğu'na minnettar bir genç olarak yetiştirilmişti. Yüzlerini bile hatırlamadığı ailesi, kendisini yetiştiren vakfın temizlediği savaş lekeleri ile beraber gün yüzüne bir daha çıkmayacak bir karanlığa doğru akıp, kayboldu.

Pax Mundos Vakfı, Betelgeuse’u Regulus’un işgalci güçler tarafından yağmalanmış bir şehrinde; bir apartman dairesinde bulmuştu. Bir dolabın içerisinden gelen ağlama sesleri ile vakfın barışçı birliklerine “Buradayım!” demişti.

Vakfın kurduğu Mundos Üniversitesi’nin Psikoteknoloji Bölümü eski başkanı Marduk ile beraber doğduğu gezegene yeniden ayak basan Betelgeuse, gördüğü bu gri dünya karşısında büyük bir hayal kırıklığına ve yıkıma uğramıştı.

Farklı bir güneş sisteminde bulunan Arcturus Gezegen’inde Alnilam Gezegen’ine ait duyduğu şeyler çok kısıtlıydı. Alnilam’a dair en yaygın ve kolay erişilebilen bilgi Alnilam hükümetinin barışçıl ve adaletli politikalarıydı.

Alnilam’da hükümet tarafından kısıtlanan iletişim, diğer gezegenlere bilgi akışı konusunda da çok cimri ve seçiciydi. Öyle ki Betelgeuse, Alnilam’a dair duyduğu şeylerin doğru olmadığını ve yanıltıcı olduğunu gemiden iner inmez anlamıştı. Farklı gemilerden uzay limanına inen yolcuların çoğunda ağızlarını boylu boyunca kapatan, tam ortasında dijital bir ekran bulunan maskeler vardı. Bir süre gözlemledikten sonra maskenin ortasındaki ekranda “Merhaba, hayır, evet…” gibi basit kalıp kelimelerin veya cümlelerin belirdiğini gören Betelgeuse, ilk başta bunun yaygın bir aksesuar ya da henüz hakkında fikir sahibi olmadığı başka bir cihaz olduğunu düşünmüştü.

İki ulusal polisin önüne gelip durduklarında duydukları ilk şey “Eğer geçerli bir mazeretiniz yoksa, maske takmadığınız için idam edilebilirsiniz!” oldu. Bunu söyleyen polisin suratında duygusuz ve kayıtsız -maske takmadığı için açıkça görülebiliyordu- bir ifade vardı.

“Biz Arcturus’dan geliyoruz!” dedi Marduk.

“Evraklarınızı uzatın!” dedi sertçe bir diğer polis. Yanındaki polisin aksine parmakları silah tetiğinde değil, dijital bir ekranın üzerinde geziniyordu. Kendisine uzatılan evrakları ve dijital kimlik kartını elektronik bir taramadan geçirdikten sonra “Alnilam’a ilk gelişiniz mi?” diye sordu.

Betelgeuse ve Marduk bir süre birbirlerine baktıktan sonra Betelgeuse buruk bir ses tonuyla “Sayılır… Evet!” diye yanıtladı.

“Turistler için gezegenimizde maskesiz bulunabilme süresi bir haftadır. Bir haftadan fazla kalacaksanız güvenlik teşkilatından bir maske tanımlatmanızı tavsiye ederiz. Alnilam’a hoş geldiniz,” diye yine kayıtsız ve duygusuz, artık sıradanlaşmış cümlelerle açıkladı polis.

Yürümeye devam etmek üzereyken Betelgeuse, arkasına aniden dönüp “Maske neden bu kadar önemli?” diye sordu.

Bu soruya karşılık olarak yalnızca ağzının bir tarafının hareketlenmesini sağlayan yarım bir gülüş attı ulusal polis. “Lütfen devam edin!” dedi ardından.

Geçen bir yılda Betelgeuse, gezegene dair tüm gerçekleri öğrendikten sonra çeşitli derneklerde kendisi gibi burayı terk etmek zorunda olan ailelerle ve onların çocuklarıyla tanışmıştı. Betelgeuse, Alnilam’da kalmaya karar vermişti.

Dijital maskeler Alnilam’da ki hükümetin “Toplumun Düzeni ve Refahı” diyerek tanıttığı bir yasanın en büyük maskesiydi. Alnilam hükümeti, toplumun kendilerine karşı örgütlenmesi ve ayaklanması ihtimaline karşılık, belirli kalıplar ve gündelik elzem görülen konuşmaların dışındaki tüm konuşmaları yasaklamıştı. Bunun yanında iletişim ve haberleşme araçları da hükümetin kontrolündeydi. Belirlenmiş kalıpların dışındaki her şey sansürleniyordu. İnsanlar yalnızca özel mülklerde özgürce konuşabiliyordu. Son günlerde insanların konuşabilmek için toplandıkları salonlara ve mülklere ise baskınlar düzenlenmeye başlamıştı.

Betelgeuse bir apartmanın yetmiş ikinci katındaki dairesinde devasa bir uyduya bağladığı küçük mekanizmayla uğraşırken. Kapısı sertçe yumruklanmaya başladı. İki çeliğin birbirine çarpmasının çıkardığı sesten anlaşıldığı üzere kapıyı yumruklayanlar ulusal polislerdi.

Betelgeuse kapının kilidini, kendi yaptığı daha kompleks bir kilit ile değiştirmişti. Betelgeuse, polisler kapıyı açmak için uğraşırken tüm odağını önündeki küçük mekanizmaya vermişti. Hızlıca kabloları takıyordu ve bazı şalterleri açıyordu.

Çelik kapı minik bir patlamayla zemine devrildi, büyük bir gürültü koptu. İçeriye üç ulusal polis girdi. Polisler silahlarını Betelgeuse’a doğrulttular. Tetiğe basmakta hiç tereddüt etmediler.

Betelgeuse’un göğsü hızlandırılmış nükleer bir mermiyle paramparça olmadan önce Betelgeuse, mekanizmayı çoktan çalıştırmayı başarmıştı. Betelgeuse’u öldüren üç ulusal polisin kask kamerasındaki görüntü, doğrudan gezegenin tüm dijital ekranlarında gösterilmeye başlanmıştı. Bu kanlı manzarayı izleyen herkes ekranlarında birden beliren bu kanlı görüntünün anlamını sorgulamaya başladığı sırada aradıkları cevap, gezegenin tüm sesli aygıtlarından çalınmaya başladı. Konuşan Betelgeuse’du.

Bu izlediğiniz kendi gezegeninden koparılan genç bir kızın, suskun yaşama itirazı ve ebediyen susmasıdır. Ben sonsuza kadar susuyorum, fakat bu isyanın yankıları bu gezegeni özgürlüğüne kavuşturana dek susmayacaktır. Alnilam denilen bu lanetli yer yok olup yeniden Regulus’un ruhuyla dirilene dek!”

Herkes bu sözleri dinlerken, Betelgeuse’un örgütlediği tüm dernekler, hükümeti ele geçirmek üzere harekete geçmişti. Tüm maskeler işlevini yitirip, tek bir mesajı iletmek üzere kodlanmıştı. Sonsuza kadar ekranlarında “Özgürlük!” yazacak maskeler…



Son Yazılar

Hepsini Gör

Makine

Soğuk Çay

Cemre

bottom of page